Monday, April 11, 2011

Dünya'nın en iyi erkek mankeni: Erkan Meriç


Bu hafta ki röportaj konuğum Dünya’nın en yakışıklı, en karizmatik ve en iyi erkek mankeni Erkan Meriç. Kendisiyle Belgrad Ormanı’nda fotoğraf çekimi için buluştuk, hem fotoğraf çektik hem de röportaj yaptık. Test için aldığımız  Ford Ranger Wildtrak bize bu buluşmada eşlik etti ve orman içerisinde bol aksiyonlu ve keyifli bir sürüş deneyimi yaşadık… Çekimde bize 2010 Best Model of Turkey yarışmasında Best Catwalk seçilen Ezgi Erdovan da katıldı. Fotoğrafçılarımız Mehmet Yüksel ve Tuncay Bal, birbirinden güzel fotoğraflarla bizi şaşırtmayı başardılar...



Röportaj: Nurhan Demirel

Gelelim Erkan Meriç’in başarı hikayesine… Erkan Meriç, üniversiteden mezun olduğu dönemlerde ailesinin ve yakın çevresinin yönlendirmesi ile mankenlik ajansına yazıldı. Bir yıl boyunca modellik yaptıktan sonra profesyonel olarak mankenlik yapmaya başlayan Meriç, 2008 yılında düzenlenen Best Model of Turkey yarışmasına katılarak, Best Photo Model seçildi. 2009 yılında Best Model of Turkey 2009 yarışmasına tekrar katıldı ve bu yarışmayı kazanarak, Türkiye birincisi oldu. Best Model of Turkey yarışmasında Türkiye’nin en iyi erkek modeli seçilen Meriç, Türkiye’yi temsil etmek üzere Best Model of the World 2009 yarışmasına katılmaya hak kazandı. Bulgaristan’da gerçekleştirilen Best Model of the World yarışmasında birinci seçilen Meriç, “Dünya’nın en iyi erkek mankeni” ünvanını aldı. Kenan İmirzalıoğlu ve Kıvanç Tatlıtuğ’dan sonra bu ünvanı kazanan 3. Türk erkek modeldir. İşte erkek güzelimiz ile ilgili merak edilenler…

Merak edenler için soruyorum: Erkan Meriç bize kendini anlatabilir misin? 
1986 Adana doğumluyum aslında ama çocukluğum Mersin’de geçti. Mersin Üniversitesi Elektronik Otomasyon Bölümü’nden 2008 yılında mezun oldum. Hayalim model olmak değil, Galatasaray’da kaleci olmaktı. Hatta 7 yıl kalecilik yaptım. Ailemin ve yakın çevremin ısrarı ile kalecilik hayalimde vazgeçip, model olmaya karar verdim. Kaleciliği bırakmak benim için aslında büyük bir pişmanlıktı. Keşke kaleciliği bırakmasaydım. Kalecilikte başarılı olabilirdim hatta bırakma kararı aldığımda hocam 4-5 gün pes etmeden sürekli kapımıza geldi ama kararı vermiştik bir kere…
Ancak spor yaşamımın bir parçası oldu. Basketbol, voleybol, yüzme ve body building gibi sporlar yapıyorum. 4 kişilik bir aileyiz, abim var. Kişilik olarak aileme çok bağlıyımdır, arkadaşlarımla zaman geçirmeyi severim.

Best Model yarışmasına katılmaya nasıl karar verdin? Bu süreci anlatabilir misin? 
Erken yaşlarda spor yapmaya başladım ve vücudumun şekillendiğini farkettim. Etrafımdaki arkadaşlarım ve ailem de vücudumun modellik için uygun olduğunu söyleyerek, bu konuda girişimde bulunmam için beni teşvik etti. Ben de kendimi başarılı bulduğum kişilerle kıyaslayarak, vücudumun modellik için uygun olduğunu düşünmeye başladım. Bir süre sonra “Adanalısın, yakışıklısın neden Best Model’e katılmıyorsun?” gibi eleştiriler almaya başladım. Bir süre sonra yarışmaya katımaya karar verdim. İş ciddiye binince bu sefer “Nasıl yapacaksın?… Kimseyi tanımıyorsun….” gibi önyargılara şahit oldum.
Best Model yarışmasına ilk olarak 2008 yılında girdim ve 4.cülük derecesi aldım. Biraz araştırınca yarışmadan birincilik derecesi alanların, ilk katıldıkları yıl bu dereceyi alamadıklarını öğrendim. Mesela Kenan İmirzalıoğlu ve Burak Özçivit… Yarışma sonunda ilk 3’e giremezseniz şasınızı bir kez daha deneyebiliyorsunuz. Ben de bunun üzerine eksiklerimi telafi ederek, 2009 yılında tekrar yarışmaya girdim ve 2009 Best Model of Turkey seçildim.

Best Model yarışması zaten bir güzellik yarışması değil, orada en iyi modeller seçiliyor. Podyumda yürümeyi bilmezken herhalde Best Model seçilmeyi düşlemek hayal olur…
Yarışmaya ilk katıldığınızda biraz tecrübesiz oluyorsunuz. Modellik standartlarına göre bir fiziğiniz olduğunu düşünüyorsunuz ama yeteri kadar çalışmadığınızı anlıyorsunuz  ve özgüveninizi kısa bir süreliğine kaybediyorsunuz. Podyum deneyimi yok bir kere. O yabancılık zaten yarışmaya 1-0 geride başlamanıza neden oluyor. Ne kadar iyi olursanız olun kendinizi podyumda gösteremedikten sonra bir anlamı yok. İlk yıl hem podyumda nasıl yürümem gerektiğini hem de vücudumun hangi standartlarda olması gerektiğine dair fikirler edindim diyebilirim.

Başarılı olmuş Best Modellerden en çok kimi örnek alıyorsun? 
Televizyonlarda izlediğimiz başta Kenan İmirzalıoğlu, Kıvanç Tatlıtuğ ve Burak Özçivit gibi  bir çok başarılı isim Best Model yarışmasında keşfedilmiştir. Ben daha çok Kenan İmirzalıoğlu’nu beğeniyorum. Kariyerine bir model olarak başlamasına rağmen oyunculuk konusunda kendisini son derece başrılı buluyor ve kendime rol model alıyorum.

Kıvanç Tatlıtuğ’un oyunculuğunu nasıl değerlendiriyorsun?
Kıvanç Tatlıtuğ Türkiye’de bir önyargıyı yıktı aslında. Sırf bunun için bile kendisini çok başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Özellikle Aşk-ı Memnu ile kafalardaki jön imajını yıktı. Bizler genelde ekranda esmer, uzun boylu, karizmatik kişilikler izlemeyi severiz. Belki de yapımcılar bu zamana kadar öyle tercih ettiği için böyle bir algı oluşmuştur. Kıvanç Tatlıtuğ, sarışın hem de renkli gözlü ve Avrupalılara benziyor. Oynadığı dizinin konusu da sanırım onun oyunculuğunu kabullenmemizde çok etkili oldu. Sonuç olarak Kıvanç Tatlıtuğ, kafalardaki klasik jön imajını yıkarak, kendi kişisel markasını yarattı diyebilirim.

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır…
Yarışmaya nasıl hazırlandın? 
Hayatım boyunca en büyük destekçim ailem oldu. Çok arkamda durdular. Özellikle annemin emeği büyüktür.  Best Model’e hazırlanırken kamp dönemlerimde çok katı bir diyet programım vardı. Annem sağolsun diyetime uygun yemekler pişirerek, bana bu süreçte çok destek oldu. Aslında benden çok annem yarıştı diyebilirim. Annemin özverisi ve emeği sayesinde hem Best Model of Türkiye’de hem de Best Model of the World’de birinci oldum.

Nasıl beslendin?
Bu tarz yarışmalar katılmak gerçekten özveri ve disiplin istiyor. 6 ay boyunca özel diyet yaptım. Karbonhidratı kısabildiğim kadar kıstım… Tuzu, yağı, şekeri kestim. Sakız bile çiğnemiyordum. O kadar katı bir diyet uyguladım. Sabahları 10 tane yumurta beyazı, gün içinde 1 kg yağsuz sulu haşlama tavuk ve 1,5 su bardağı lapa pilavla besleniyordum. 6 ay boyunca bunlardan başka meyve dışında hiç bir şey yemedim.

Survivor’a katılsan bu iradeyle birinci olurdun herhalde….
Hayatta en iyi olabilmek için sadece güzellik yetmiyor,disiplin ve azim gerekiyor… Ben katıdığım bütün yarışmalara azimle hazırlandım ve başarılı olmak uğruna tüm zorluklara katlandım . Survivor yarışması da azim gerektiren bir yarışma. Ada şartları çok zor ve yıpratıcı gözüküyor. Ben katılsaydım çok zorlanmazdım çünkü bu şartlarda yaşamak bana heyecan verir. Maceracı bir ruha sahibim, bu yüzden başarılı olurdum. Aynı zamanda sporcu kimliğimde bana burda büyük bir avantaj sağlardı herhalde. Bir ay boyunca coconut yiyerek mücadele ederdim :)

Diyetisyenden yardım almadın mı peki? 
Özel olarak bir diyetisyenden yardım almadım. Diyetisyenlerin önerilerini dikkate alarak kendime bir program oluşturdum. Spor hocamının yardımı da oldu elbette bu süreçte. Uyku ve beslenme saatlerimi birlikte düzenledik.

Hangi sporu yapıyordun? 
Vücut gelişirme. Kaslı ve yapılı bi vücuda sahip olmak için çok çalıştım.

Zor olmadı mı diyet yapmak? 
Çok zor oldu, Fakat ben yarışmayı çok önemsiyordum. Hep birinci olmayı hayal ettm ve bunun için bütün zorluklara katlandım. En önemli aşama diet ve spor aşamasıydı. Disiplinli bir şekide bunları uygluadım ve başardım.

Mutfakta becerikli misin? En güzel hangi yemekleri yaparsın? 
Yemek yemeyi çok seviyorum bu yüzden mutfakla ilgiliyim. Şu anda da İstanbul’da yanlız yaşıyorum ailem yanımda olmadığı için kendi yemeğimi kendim yapıyorum. Dışarıda hazır yemekleri sevmiyorum. Makarna konusunda uzmanlaştığımı düşünüyorum… Tıpkı yanlız yaşayan diğer insanlar gibi…

Adana’nın havasından mıdır suyundan mıdır bilmiyorum ama Türkiye’nin pek çok ünlü ismi Adana’lı.. Sen ne düşünüyorsun bu konuda?Adana’nın erkekleri yağız ve kaşı gözü kara olur. Genelde Türkler de bu tipteki insanları beğeniyorlar bana göre. Adanalı’ların karakteristik tiplerinden dolayı başarılı olduklarını söyleyebiliriz.
Ayrıca Adana Türkiye ye sayısız ünlü insan kazandırmış ve hala da kazandırmaya devam ediyor. Hayatın her alanında gerek siyaset, spor, moda, müzik, edebiyat dünyası gerekse de yazılı görsel medya, edebiyat, tiyatro,sinema dünyasında Adana’lı ünlüler ön plandadır. Örneğin; Yaşar Kemal Adana asıllı Türk Romancısı, Türk Edebiyatının en önce gelen isimlerinden biridir. Sinema dünyasının duayeni Yılmaz Güney yine Adana asıllı. Kendisi Türk sinema, dizi ve tiyatro oyuncusu kimliğiyle adından söz ettirmiştir. İmparator lakaplı Türk Teknik Direktör Fatih Terim yine Adananalı bir başka önemli spor adamıdır. Şener Şen başta olmak üzere Kıvanç Tatlıtuğ, Dolunay Soysert ve Haluk Levent de sinema, tiyatro ve müzik dünyasında ön planda olan Adanalı ünlü isimlerdir.

Dünya’nın en iyi erkek modeli seçildikten sonra İstanbul’a yerleştin. Şimdi neler yapıyorsun? 
Çukurova, Akdeniz… Ben oraların insanıyım. Doğduğum, kendimi bildiğim yerler orası. Hayatımın son bulacağı yerler de oralar olsun isterim.  Mersin ve Adana’yı çok özlüyorum. İklimiyle, havasıyla, insanlarıyla.. Herşeyiyle yaşanacak bir yerdir.  Fakat oyunculuk kariyerim için artık İstanbul da yaşıyorum, ve artık kendimi İstanbullu olarak görüyorum. İlk zamanlar zor oldu elbet insanın doğduğu şehri, ailesini arkadaşlarını bırakıp farklı bir şehire gelmesi fakat kısa zamanda uyum sağlayabildim. Eğer iyi bir oyuncu olmak istiyorsam oyunculuk kariyerim için İstanbul’da yaşayarak kendimi geliştimem kaçınılmazdı.

İstanbul’da yaşamak nasıl bir duygu?
İstanbul’a yerleşeli bir buçuk sene oldu fakat ben sanki uzun yıllardır istanbul’da yaşıyor gibiyim. Bana göre İstanbul  yaşanacak  en güzel şehir. Aslında anlatılmayacak kadar güzel bir şehir de diyebilirim…  İstanbulun en sevdiğim yönü Boğaz’ı . En sevmediğim yönü ise hiç şüphesiz ki trafik sorunu…

Kariyerine model olarak mı devam etmeyi düşünüyorsun yoksa diğer Best Model birincileri gibi gönlünde oyunculuk mu yatıyor?Best Model yarışmalarında aldığım ünvanlardan sonra bir çok defilede görev aldım. En son İstanbul Moda Günleri IFW etkinliğinde Avva, Niyazi Erdoğan, G.Gentile, Deniz Kaprol defilelerinde yer aldım. Bunun yanırısa Fatih Saraç , Erol Albayrak defilelerinde podyuma çıktım. Bu noktada artık kariyerime oyunculuk alanında devam etmek istiyorum. Sonuçta mankenliği belirli bir yaşa kadar yapabilirsiniz. Hayatınızın geri kalanını ise farklı bir iş kolunda sürdürmeniz gerekiyor. Bu yüzden kendimi tam anlamıyla oyunculuğa adadım diyebiliriz. Bu için çok da kolay olmadığını biliyorum elbette. Bu yüzden gerek aldığım, gerekse alacağım eğitimlerle kendimi geliştiriyorum. Workshoplara katılıyor, oyuncu koçuyla çalışıyorum… Şu anda Türkiye’nin en önde gelen yapımcılarıyla görüşme aşamasındayım. Kısa bir zaman içerisinde beni güzel bir tv dizisi projesinde görebilirsiniz…

Oyunculuğun getirisi daha mı fazla? 
Günümüz şartlarına göre oyunculuğun getirisi kesinlikle daha fazla… İş olanakları açısından daha geniş bir yelpazaye sahip modelliğe göre. Diziler şu anda televizyonları ele geçirmiş durumda diyebiliriz. Dizi oyuncusu olmak, beraberinde popüler işlerde yer almanızı da sağlıyor. Mankenlik mesleğini yapabilmek ise Türkiye şartlarında biraz zor. Moda kültürü henüz oluşmadığı için maalesef erkek modeller yok denebilecek kadar az. Bu yüzden erkek modeller ekonomik olarak tatmin olamadıkları için görsel güzelliklerine güvenerek, oyunculuk eğitimi alıyor ve bu alanda kariyer yapmayı tercih ediyorlar.

Eskiden mankenden oyuncu olmaz deniliyordu ama şimdilerde durum çok değişti…
Çünkü artık mankenlikten oyunculuğa transfer olan kişiler çok iyi oyunculuk eğitimleri alarak bu işi daha profesyonel yapıyorlar. Kenan İmirzalıoğlu, Kıvanç Tatlıtuğ, Burak Özçivit, Tolgahan Sayışman, Mehmet Akif Alakurt gibi bir sürü isim sayabilirim manken olup da oyunculukta başarılı olan…

Eğitimini aldığın meslekle alakalı bir şeyler yapmayı düşünmüyor musun? 
Mersin Üniversitesi Elektronik Otomasyon Bölümü mezunuyum.  Evde elektrikli ve elektronik eşyaların tamirini kendim yaparım. Bu işlere elim çok yatkındır. Eğitimini aldığım bölüm ile alakalı iş yapmayı düşünmüyorum.

Elektrikçisin yani…Elektrikçi deyince hatırlar mısın Tarık Akan, Gülşen Bubikoğlu ve Adile Naşit’İn  oynadığı bir film vardı Ah nerede vah nerede…Hatırladığım kadarıyla Tarık Akan filmde çapkınlık peşinde koşan bir genci oynuyordu ve bir çok genç kızla aynı anda flört ediyordu.

Evet. Ve kızlar aynı anda idare edildiklerinde durum biraz karışıyordu…
Karışmaz mı… Elbette karışır.Çareyi kaçmakta buluyordu ve elektrikçiymiş gibi üst kata çıkıyordu.

Sen de aynı anda bir kaç kızı birden idare ettin mi hiç? 
Nurhan nerden aklına geliyor böyle sorular :) Sende beni tanıyorsun artık güzel bir dostluğumuz var. Ben bayanlara çok değer veriyorum biliyorsun. Hayatımda olan bayana ise her saniye kendini özel hissettirebilicek kadar da romantiğimdir ama her genç erkek gibi bende daha küçük yaşlarımda böyle heyecan yaşamışımdır :)

Peki elektrikçi olarak çalıştın mı hiç? Best Model olmadan hangi işlerle uğraşıyordun?
Evet bir sene çalıştım. Uydu, tv, klima radyo tamir etmişimdir. Bunun yanısıra, Mersinde bir kulüptee çalışmıştım bodyguard olarak.

Hiç ev eşyalarını kasten bozup da seni çağıran oldu mu? 
Bir kaç kez oldu o tarz şeyler…

Başından geçen bir olayı anlatmanı istesem…
Bir müşterim sürekli evde televizyonu bozup, dizi izleyemiyoruz diye beni çağırıyordu. Aynı şey bir kaç kez üstüste tekrarlanınca televizyonun kendiliğinden arızalanmadığını anladım….

Ev eşyalarını da tamir ediyor  musun?
Komşularım evdeki eşyaları bozulduğunda komşularım tamir için benden yardım isterler. Küçüklüğümde de bozulan eşyaları tamir etmeye çalışır, daha da bozardım ama şimdi nasıl yapılacağını öğrendim ve her türlü elektronik aleti rahatlıkla tamir edebilirim. Mesela geçen yıl oturduğum evin elektrik tesisatı bozulmuştu, komple kendim yeniledim. Bu günlerde yeni bir eve taşınıyorum. Taşınma sırasında televizyonumuz bozulmuştu, onu da tamir ettim. Klimadan, uydudan, temizlik işlerinden anlarım.  Mangal yaparım, kebap yaparım… İyi bir ev erkeğiyim.

Ev işleri de yapar mısın? 
Yanlız yaşadığım için kendi işimi kendim yapıyorum.. Düzenli ve temiz bir evde daha huzurlu hissederim.

Her eve bir Erkan Meriç lazım…

Günümüzdeki ideal erkek tipini tarif edebilir misin?
Model olmak isteyenler için en az 1.85 boyunda  fit görünümlü olmak gerekir. Devamlı spor yapan, özellikle vücut geliştirme( fazla abartmadan) konusunda çalışmış adaylar yarışmalara 1-0 önde başlarlar. Bunun dışında sadece dış görüntüsüne değil, özel hayatına da  dikkat eden ve kendine bakan  erkekler modelliğe uygundur.
Bayanların gözünden değerlendirecek olursak… Bayanlar bence güçlü gözüken erkekleri severler. Artık bayanlar için yakışıklılıktan çok sempatiklik bence daha ön planda.

Sen nasıl kadınlardan hoşlanırsın? 
Benim için doğallık çok önemli… Ancak doğal güzel olan bir bayan beni etkileyebilir.  Mükemmel bir güzellikten çok, bayanın kendine özgü egzotik güzelliği ve çekiciliği de beni etkilemelidir…Tabi ki en önemlisi karakter olarak iyi bir insan olması ve beni tamamlaması gerekir.

Kişisel bakımını nasıl yaparsın? 
Benim için temizlik herşeyden önce gelir. Temiz ve bakımlı görünmek benim için önemlidir. İşim gereği göz önünde olduğum için dış görüntüm çok önemli. Çünkü insanlara görsel anlamda hitap ediyorum. En çok saçlarıma bakım yaptırırım. Kuaför konusunda tercihim ise Etiler Papyon Kuaför. Kuaförde saçlarımı İlker Çakmak’a emanet ediyorum. Saç stilimi onun sayesinde oluşturdum. Bu yüzden onun görüşleri benim için çok değerlidir.

Cilt bakımı? 
Senede 5-6 defa cilt bakımı yaptırırım.

2011 Best Model başvuruları başladı. En iyi erkek model olmak isteyenlere ne tavsiye edersin? 
Öncelikle kendilerine inanmaları ve güvenmeleri bence en önemli nokta. Ben kendime hem Türkiye, hem de Dünya yarışmasında çok inandım ve kendimi hep birinciliğe motive ettim. Diğer rakiplerime göre en avantajlı olduğum yönüm buydu ve sonunda başardım. Bunun yanısıra spor çok önemli , fit görünmek  şart. Bir de yarışmaya girmeden önce yürüyüşlerini de geliştirmelerini tavsiye ederim podyumda fark yaratmak için özellikle.